Osteotomi Uygulanan Diz Tekrar Bozulur mu?

Osteotomi Uygulanan Diz Tekrar Bozulur mu?

Osteotomi, diz ekleminde genellikle deformite ve aşınma nedeniyle uygulanan cerrahi bir işlemdir. Bu operasyonun ardından dizede tekrar bozulma ihtimali merak edilen önemli bir konudur. Yazımızda osteotominin ne olduğu, dizde yeniden bozulma riskleri ve bu riskleri azaltmak için dikkat edilmesi gerekenler ayrıntılı şekilde açıklanmaktadır.

Osteotomi, kemik şekillendirme ve hizalamasını değiştirmek amacıyla yapılan cerrahi bir işlemdir. Diz eklemindeki yük dağılımını düzeltmek, ağrıyı azaltmak ve dejeneratif değişikliklerin ilerlemesini geciktirmek için sıklıkla uygulanır. Özellikle genç ve orta yaş grubundaki hastalar için tercih edilen bu yöntem, ilerlemiş eklem kireçlenmesinde protez yerine bir alternatif olarak değerlendirilmektedir.

Diz osteotomisi genellikle dizdeki bir yanal ya da medial (iç veya dış) yük dağılımının düzeltilmesi için yapılır. Yani, dizdeki kireçlenme genellikle eklemin tek tarafında başlamışsa ve aşırı yüklenme orada problem yaratıyorsa, kemik kesilerek hizalama değiştirilir ve yük dengelenir. Bu sayede dizin sağlıklı kısımlarına daha fazla ağırlık biner ve hasta ağrıları azalır, eklemin ömrü uzar.

Osteotomi sonrası dize tekrar bozulma sorusu, hem hastalar hem de hekimler için önemli bir konudur. Her cerrahi işlemde olduğu gibi osteotomi sonrası da ameliyat bölgesinde komplikasyon gelişme ihtimali vardır. Dizde yeniden bozulma kavramı, ameliyat sonrasında eklemde veya kemikte yeniden şekil bozukluğunun ortaya çıkması, ağrıların geri dönmesi veya fonksiyon kaybının yaşanması anlamına gelir.

Tekrar bozulmanın olası nedenlerini şöyle sıralayabiliriz:  

• İşlem başarısızlığı ve yetersiz düzeltme: Osteotomi sırasında kemik hizalaması beklenen düzeye ulaşmazsa, yük dağılımı tam olarak düzelmez ve dizde belirtiler devam eder.  
• Kemik iyileşme sürecinin olumsuz etkilenmesi: Sigara kullanımı, bazı sistemik hastalıklar, vitamin eksiklikleri gibi faktörler osteotomi sonrası kemik kaynamasını olumsuz etkileyerek komplikasyonlara yol açabilir.  
• Aşırı yüklenme ve travmalar: Ameliyat sonrası erken dönemde diz üzerine fazla yük binmesi, ani darbeler veya yanlış rehabilitasyon programları eklemin tekrar zarar görmesine zemin hazırlar.  
• İlerlemiş eklem hastalığı: Ameliyat öncesi dizde ciddi kireçlenme, kıkırdak hasarı veya kemik deformiteleri varsa, osteotomi tek başına yeterli olmayabilir ve zaman içerisinde eklemde bozulma tekrar görülebilir.

Osteotomi sonrası tekrar bozulma riskini azaltmak için dikkat edilmesi gereken bazı noktalar vardır. Öncelikle ameliyat sonrası rehabilitasyon süreci çok önemlidir. Fizik tedavi ve doğru egzersiz programları, kasların güçlendirilmesini sağlar ve diz üzerindeki yük dengelenir. Ayrıca hastanın yaşam tarzında değişiklik yapması, kilo kontrolü, sigaradan kaçınması kemik iyileşmesini destekler. Operasyonu planlayan cerrahın deneyimi ve doğru ameliyat tekniği kullanımı da başarı oranını etkiler.

Osteotomi işlemi genellikle uzun vadeli bir çözüm sunar ancak bazı hastalarda aynı dizde ilerleyen sorunlar gelişebilir. Bu gibi durumlarda artroskopi ile eklem içi problemler değerlendirilip tedavi edilebilir ya da diz protezi gibi ileri cerrahi yöntemler gerekli olabilir. Bu karar hastanın yaşı, aktiviteleri ve dizdeki yapısal durum göz önünde bulundurularak verilir.

Sonuç olarak osteotomi uygulanan dizde tekrar bozulma riski tamamen yok denemez ancak doğru hasta seçimi, cerrahın tecrübesi ve uygun ameliyat sonrası bakım ile bu risk önemli oranda azaltılabilir. Hastaların ameliyat öncesi beklentilerinin gerçekçi olması, düzenli kontrollerini aksatmaması ve doktorun önerilerini eksiksiz uygulaması sağlıklı sonuçlar için büyük önem taşır. Diz sağlığının korunması, ağrısız hareket kabiliyeti ve yaşam kalitesinin artırılması için osteotomi halen etkin ve yaygın kullanılan bir yöntem olarak ortopedi alanında yerini almaktadır.